550 millik Napoli-Dubrovnik rotası

Napoli’den teknemize bu sefer genç bir grup ile yola çıkıyoruz.Ozan ve baba oğul,Sarper ve Sarp ile birlikteyiz.Yolumuz uzun.İlk gün tekne brifinginden hemen sonra , sıcağı sıcağına dolunayda yola çıkıyoruz.23 saat süren seyir ile ilk durak Tropea oldu.Oradan Messina boğazını hızla geçip, ikinci durak Rocella Ionica..

Dolunayda gece seyri

Dolunayda gece seyri

IMG_4114

Messina yı akıntının da yardımıyla 12 knots a varan hızla geçiverdik

Messina yı akıntının da yardımıyla 12 knots a varan hızla geçiverdik

Rocella Ionica’ya yine 14 saat süren uzun bir seyirle vardık.Oradaki restorantın özelliği; pizza siparişini metre hesabı ile almaları..Pizza aynı ama sunum enterasan.Crotone ve Marina Di Leuca rotasıyla 6.gün Hırvatistan’ın Cavtat limanından girişimizi yaptık.Hırvatistan’a hoşgeldik…

metrelik pizzalar

metrelik pizzalar

Crotone; Natural Park ve deniz mahsülleri fıskırıyor

Crotone; Natural Park ve deniz mahsülleri fıskırıyor

Baba oğul rüzgar ve dalga ile aksiyonu bulduklarına seviniyorlardı...

Baba oğul rüzgar ve dalga ile aksiyonu bulduklarına seviniyorlardı…

 

 

 

 

 

 

 

Amalfi kıyılarında geçen güzel günlerimiz

Yelken eğitimini tatil ile birleştirdiğimiz haftalarda yine dostlarla yeni dostluklarla unutulmaz anlarla geçirdik.Amalfi kıyıları görülmeye değer güzelliklerle dolu bir bölge.Ancak nerede demirleyeceğini, nerede yiyeceğini, nerede kalacağını iyi bilmek gerekiyor.Biz 3 sezondur buralarda artık tur rehberi gibi olduk.Gelenlerle günü tam anlamıyla dopdolu ve en güzel şekilde geçmesi için tüm bilgimizi paylaşıyoruz.Herkesin memnun ayrılması bizim için önemli.

IMG_3647

Sabahları Türk kahvaltısı, vazgeçemeyiz…

Antalya’lı dostumuz Murat yelkene o kadar gönül verdi ki ailesini bu keyiften mahrum bırakmamak için eşi ve ailesi de bize konuk oldular.Arzu ”Murat biz seni yelkene göndermiştik, çek,bırak, koy, kaldır…bu nasıl bir şey!!her an resimlerle nasıl keyifli bir şeymiş bu, bana da yok mu? ” dedi ve Amalfi kıyılarındaki ilk haftamıza tam kadro geldiler:)IMG_3644

Tüycüklere dikkat

Tüycüklere dikkat!

Arzu'nun gayreti ve ilk dümen tecrübeleri

Arzu’nun gayreti ve ilk dümen tecrübeleri

Bir sonraki hafta misafirlerin çok ağır…Öncelikle güzel kızlarım Beril ve Selin bize katılacaklar..Ekibin diger çifti ise İrina ve Barış..

Barış ve İrina kötü bir tesadüf sonucu güzel bir beraberliğe ayın 13’ü Cuma günü başlamışlar..Yanı başlarına her türlü negatif şeylerin gelmesine alışmış ve bunu sanki macera olarak görmeye başlamışlardı.Bunu o hafta havanın en yağmurlu, en dalgalı oluşundan anladık zaten:)Eee peki kızlarım!! Onlara ballandıra ballandıra buraları anlatırken hesapta hiç Barış ve onun beraberindeki kısmet aklıma gelmemişti.Neyse ki Poseidon zaman zaman bana acıdı ve  haftayı yağmur, fırtına olsa da güzel bir şekilde tamamladık.

Atlantik de miyiz ne??? bu ne hava Barış!

Atlantik de miyiz ne??? bu ne hava Barış!

IMG_0787

Barış başına gelen her türlü beklenmedik duruma çoktan alışmış, gülüyor zaten..

Sorrento limonları kafa kadar:)

Sorrento limonları kafa kadar:)

IMG_0823

Selincim dümende

IMG_0834

Gülin’in balıkları Kapri’de

IMG_0992

Sorrento’da vazgeçilmez adresimiz

IMG_0861

Ne tatlısınız…iki kardeş omuz omuza

Canlarımmm

Canlarımmm

IMG_0868

İşte talihli çiftimiz Barış ve İrina

IMG_0919

Seloş elleriyle ablasını besliyor

IMG_0953

:)))

IMG_0960

Positano hatırası

IMG_0989

Kızlarım yanımda çook mutluyum

 

 

 

 

 

 

Üçüncü haftamızda teknemizde tekstilci bir grubu misafir ettik.Engin Bey,Gülgün Hanim, Yalçın Bey (ben sürekli Yaşar bey diyorum!!!) ve Zeynep Hanım…Çok eğlenceli geçti bu grupla turumuz. Engin Bey’in yemek yedikten sonra sofra bırakın biraz böyle kalsın”Dirty table talking” yapalım demesi , bizim sonraki turlarımızda da artık kalıcı bir uygulama olarak hayatımıza girdi.Teşekkürler:))

Prosciutto kavun, Gülin tarzı:))

Prosciutto kavun, Gülin tarzı:))

IMG_2433

Buffalo Mozzarella buralarda harika

IMG_2432

Dirty table talking den önceki durum:)

Dirty table talking den önceki durum:)

IMG_1005

Kapri kayalıkları hatırası..

Kapri'nin meşhur meydanında akşam üstü keyfi

Kapri’nin meşhur meydanında akşam üstü keyfi

Denizdeki kaptandan nasıl karada şöför olunur demeyin..Ekber, uzun Kapri taksileriyle dapdar sokaklarda tura çıksa!!!!

Denizdeki kaptandan nasıl karada şöför olunur demeyin..Ekber, uzun Kapri taksileriyle dapdar sokaklarda tura çıksa!!!!

Geldik dördüncü haftamıza…Yerler aynı ancak gelenler farklı olunca yaşadıklarımızda farklı oluyor..Zaten aman buralardan sıkıldık derken yeni yerlere gitme lüksünü kendimize zaten tanımıştık 18 aylık rotamızı çizerken..Heryerin en güzel zamanı…biz ordayız.

Bu hafta yeni tanıştığımız baba kız Metin Bey ve Ezgi bize katılıyor.Diğer kabinde ki; bu bize pek sık olmaz, en eski dostlarım Funda ve Füsun geldiler.Bizim haftalarımıza % 95 gibi çok yüksek yüzde ile iki tanıdık dostlar veya ailelerle geliyorlar.Birbirini tanımayan kişilerin aynı hafta olmaları çok çok nadir.En azından Funda ve Füsun çok tanıdık olunca ve Metin Bey ile Ezgi’de harika bir baba-kız olunca herşey yolunda veya tam tabiriyle şahane geçti.Ben anlatmayım, resimler konuşsun.

IMG_2416

3 eski dost ve bizi biraraya getiren teknemiz arkada:)

IMG_2404

Ravello, ne güzelsin…

IMG_2396

Güzel ekip

IMG_2348

İtalyan manav bile bir tarz oluyor..

IMG_2283

Romantik yer..Positano

IMG_2360

Tatlı amcamız ile tüm Ischia adasını bu minik taksi ile dolaşmak hem macera hem de eğlenceliydi

 

 

IMG_2375

Napoli, meşhur cafe Gamnrinus

IMG_2353

Ischia

IMG_2400

En güzel Bellini..

En güzel Bellini..

IMG_3384

Sorrento manzarası

IMG_2427

Positano’daki en keyifli, lezsetli ve sıcak atmosferli restorant bu

IMG_3167

Positano… bu kıyıları denizden gezerek görmek en güzeli..sürekli tablo gibi karşında

Evet artık bu kıyılardaki son haftamız…Artık gitme vaktinin geldiğini anlıyoruz.Son haftada bize ilk gunden beri her parkura gelen sevgili dostlerımız Bulent ve Güler..Bülent’in 50 feet bir yelkenlisi var.Turkiye ve yakın Yunan adalarını kendi teknesiyle, Akdeniz kıyılarını da bizimle yapıyor.Güler artık tekneciliğe iyice ısındı.Bu hafta Guler’i iyice eğitip, kendine güveninin gelmesini sağlamayı hedefliyoruz.Gayreti ile Flotilla Skipper olmak üzere…Yazın kendi teknesi ile öğrendiklerini uygulayacak ve bir sonraki sefere skipper:)))

Kendimi her zaman çok iyi hissediyorum.Yeni bir bayanın denizlere alışmasına, yelken öğrenme sevdasına…Eşler arasında teknede yaratılan bu uyum ve işbirliği ilişkileri bile güçlendirdiğine inanıyorum.

Yakın dostlar teknede toplandık ve yine çok keyifli idi:))

Skipper'lığa az kaldı:))

Skipper’lığa az kaldı:))

 

IMG_2524

Kapri şıklığı:))

4 kafadar selfisi:))

4 kafadar selfisi:))

IMG_1158

Güler Ravello da sahnede.. Villa Rufalo Belvedere…show zamanı

IMG_1121

Kapri kayalıkları ve güzel çift

İşte dolu dolu Napoli ve Amalfi kıyılarındaki günlerimizi tamamladık.Güzel yelken, iyi eğitim ve keyifli yerler derken buradan ayrılma vakti geldi. Şimdi sıra Dubrovnik’te…

Neler Yaşadık Neler…Marmaris-Atina rotası

Yavaş yavaş ölür

Seyahat etmeyenler.

Yavaş Yavaş ölür

Alışkanlıklarına esir olanlar,

Hergün aynı yolları yürüyenler,

Ufuklarını genişletmeyen ve değiştirmeyenler.

Yavaş yavaş ölür

Heyecanlardan kaçınanlar.

Rüyalarını gerçekleştirmek için risk almayanlar.

 

Pablo Neruda’nın tarifine uymayan; anı keyfiyle yaşayan, hayatın tadını çıkarabilen, yeniliklere ve heyecana açık bir çok yeni dost ile tanıştık, tanışıyoruz teknemizde.

7 Seas Sailing School’u kurarken sadece bir yelken okulu olamayacağımızı zaten biliyorduk.Ekber ve benden kurulu bu geniş kadroda hayattan tad almaktan,maceradan, güzel sofralardan, doğa ve tarihten,yeniliklerden,farklı olmaktan, cesaretten,paylaşmaktan dostluklardan…herşeyden olacaktı belli ki…Yelken öğretmek sanki güzel bir bahanesi gibiydi işimizin…

Teknemizde her hafta misafir ettiğimiz yeni veya eski dostlarla öyle güzel anılar paylaşıyoruz ki buna yelken yapmanın huzuru, öğretmenin tatmini eklenince de tadına doyulmuyor.Gülen yüzler, eğlenceli günler, konforlu zamanlar….

Biz yaptığımız işi seviyoruz, yola devam:)))

Sizlere Marmaris’ten çıktıktan sonra neler yaptık detayları ile anlatmak yerine daha çok resimler konuşşun istiyorum…Ne dersiniz?

İlk hafta Marmaris-Kos rotasına Antalya’lı dünya tatlısı insanlar geldi.Antalya’lı dostlar listemiz çoğalmaya başladı.Murat,Mehmet,Cem ve Hüseyin…Harika bir ekip, harika bir başlangıç.Ne mutlu bize…

IMG_1978

Simdi bu eşlerini bırakıpta gelen, evde yemediği yemeği teknede afiyetle yiyen,işinde gücünde ama macera peşinde taze yelkencilerin bizimle yaşadığı anları paylaşayım.Bu arada eşlerde tek tek yelkene başladı, ilerde Murat’ın eşi Arzu’yu tanıyacaksınız..

 

Ekip yelkene alıştı, herkes görevinin başında

Ekip yelkene alıştı, herkes görevinin başında

rüzgar kuvvetlenmeye başlıyor, eğlence zamanı

rüzgar kuvvetlenmeye başlıyor, eğlence zamanı

 

hava 8 boforun üzerinde.. rüzgar estiriyor.. ekip mutlu, içler rahat..

hava 8 boforun üzerinde.. rüzgar estiriyor.. ekip mutlu, içler rahat..

denizde en hoş duygu varmak olsa gerek.. denizde tüm yaşanan geride kalıp, huzurlu limana varmak

denizde en hoş duygu varmak olsa gerek.. denizde tüm yaşanan geride kalıp, huzurlu limana varmak

Kopyas? GOPR0072

 

 

Haftanın sonunda Antalya'lılar IYT sertifikalarını  süphesiz hak ettiler

Haftanın sonunda Antalya’lılar IYT sertifikalarını süphesiz hak ettiler

Kos-Atina haftamızda Soulmate’te harika bir çifti ağırladık.Nejat ve Damla zaten yelkenli tekneleri olan bir çift.Bu hafta ana amacımız Nejat’a yelken işini daha iyi öğretmek ve Damla’yı iyi bir asistan yapabilmekti.Peki sonuç; Damla kaptanlığı seçti :))))IMG_3231Birkaç yazdır yelkenli teknede yaşayıp,olaylardan kendini biraz uzak tutan Damla artık yelkenlide hevesle görev alıyor ve ne yapacağını iyi biliyordu.Her zaman söylerim eğitim şart:))

eğitim şart:)

eğitim şart:)

IMG_3227

İşte taze kaptan…

Birlikte güzel zamanlar geçirip, Mykonos, Syros, Naksos derken adım adım ilerledik.Gördüğümüz yerlerdeki detaylar harikaydı.IMG_3192

yaratıcı...

yaratıcı…

bence endüstriyel tasarım harikası

bence endüstriyel tasarım harikası

 

Yaşadığımız her anı gözümüzle fotograflayıp, hafızaya atmayı tavsiye ediyorum.İleride bunları arşivden çıkarıp bol bol bakmaya ihtiyacımız olacak.

IMG_3542IMG_3391

romantik Yunan tarzı ara sokaklar

romantik Yunan tarzı ara sokaklar

IMG_3256

Biz hiç öğün atlamayız:))

Açılsın masalar, kurulsun sofralar

Açılsın masalar, kurulsun sofralar

 

 

 

 

 

Gülin’in Kuzinesinden….

Teknemizde pratik ve teorik yelken eğitimine, konforlu yaşamaya ve güzel sofralarda lezzetli yemekler yemeye çok önem veriyoruz.Teknede nasıl sofralar kuruyoruz1

Ekber ile teknede kurduğumuz düzende iyi bir iş bölümü içinde olup; hem birbirimizle hem de misafirlerimizle bir yelkenli teknede keyif içinde uyumla yaşayıp, denizde huzuru keşfetmeyi yani ”denizde yaşama sanatını” öğretmeyi hedefliyoruz.

Naviga dergisine Ekber’in kaleme almaya  başladığı ”Seyir Defterinden” yazılarımıza yemek yapmaya ve hoş sunuma önem verdiğim için ben de yemek tariflerim ve sunumlardan örneklere yer vereceğim.

Uzun Yol Keki malzemeler

Sizlere ilk olarak teknede sıkça obulunan malzemelerden yapabileceğiniz; şekersiz, bol lifli, vitamin ve mineral dolu, sağlıklı, kuvvet ve enerji veren, tok tutucu kek tarifimi paylaşmak istiyorum.

 

Açıkdeniz seyirleri ve okyanus geçişlerimizde tutulan vardiyalar sırasında enerji için ara öğün olarak sıklıkla mutfağımda bulunduruyorum.

Erken saatlerde çıkılan seyirlerde kahve/çay ile kahvaltı yerine de geçen bu fayda dolu kek, hazır bir öğün olarak da büyük bir kolaylık sağlıyor. Bu yüzden kekimin adını ‘’Uzun yol keki’’ koydum.Yapılış 1

3 Yumurta

3 su bardağı kepekli un

1 su bardağı yogurt

1 su bardağı süt

1 çay bardağından biraz az sıvı yağ

2 yemek kaşığı pekmez ( dut, keçiboynuzu vs) veya bal

1 paket kabartma tozu

8-9 adet kuru incir

8-9 adet gün kurusu kayısı

1 avuç ceviz

Teknenizde bulunan büyükçe bir boy salata kabına unu, yumurtayı, yoğurdu, sütü, sıvı yağı, pekmezi ve üzerinede kabartma tozunu koyun. Kuru kayısı ve cevizi de üç veya dört parçaya kesip, hamurun üzerine dökün.Cevizi de elinizle biraz ufalayıp ekleyin.

Elektrik veya miksere hiç ihtiyacınız yok.Tahta bir kaşıkla hamuru iyice karıştırın.Koyu, yoğun ve pek akışkan olmayan bir hamur olacaktır.

Fırınınızı önceden 170 dereceye kadar ısıtın ve hamuru yağladığınız kek kalıbınıza boca edin. Üzerine susamınız varsa serpiştirebilirsiniz. Herşey hazır , kekinizi fırına koyun.50 dakika içinde kekiniz pişmiş olacaktır. Fırınızı söndürüp, içinde biraz bekletin.Sonra fırında çıkartın ve çok amaçlı bu kekiniz artık yemeğe hazır. Afiyet olsun.

Gülin'in tarifleri

 

Yine düştük yollara….

Merhabalar,

Teknemiz22010 yılında sevgili  Tzigane teknemizle başladığımız okyanus serüvenimizi 2011 yılı sonunda tamamladıktan sonra gezdiğimiz, gördüğümüz limanları deniz severlere daha kolay gidilebilir kılmak ve bu arada yelken öğrenip,tecrübelerini arttırıp, tatil de yapabilmeleri için kurduğumuz  okulumuz 7 Seas Sailing School  ve Soulmate teknemiz ile 2012-2013 yılında  ikinci turumuzu büyük bir keyif ile bize katılan yelkenci-denizci dostlarımızla tamamladık.Size burada tüm turlarımızı, okyanus geçişlerimizi yazıp, fotograflarını paylaşmıştık.

Kışımızı limanımız Marmaris’te geçirip, teknemiz Soulmate’i ufak tefek tamir ve yenilemelerle yine uzun yol için hazırlayıp 3 Mayıs günü Türkiye’den ayrıldık.Soulmate interiorIMG_1992

Üçüncü defa çıktığımız  ve 18 ay sürecek bu ”Eğitim Turu”muzunun veda yemeklerine katılan ve bizi uğurlayan  tüm dostlarımıza teşekkür ederiz.

Ben ve Ekber, kışın topladığımız enerji ve  motivasyonla heyecan içinde yine düştük yollara…..

IMG_1995

Yunan Adaları, İtalya Amalfi kıyıları, Dalmaçya kıyıları , İspanya derken yine ARC 2014 ”7 Seas Atlantik Ekibi” miz ile okyanusu geçip, kış aylarımızı Karayip Denizi’nde harika Karayip adalarında geçireceğiz.Tüm yaşadıklarımızı hem burada blogumuzdan hem de Naviga dergisine yazdiğimiz yazılardan okuyabileceksiniz. Belki siz de burada ve dergide yazılarımız ve resimlerimizle yerinizi alacaksınız.

Rüzgarımızın kolayına, pruvamızın da hep  neta olması dileğimizle ”Yedi Denizler” de görüşmek üzere diyoruz.

Sevgi ile kalın,

Gülin & Ekber

Gülen yüzler…unutulmaz anılar

Herkese tekrar merhaba,

Harika geçen yaz turlarımızı blog yazısı bahanesiyle tek tek yeniden hatırlayıp,birkez daha yaşama şansını buldum.

Resimleri seçerken hep dikkatimi çeken şey; yelken yaparken, aksiyon anlarında elime makinayı pek almayıp, ne zaman keyif, ne zaman yeme-içme basıyorum deklanşöre!

Teknede  fışır fışır yelken keyfi sırasında ya öğretme görevi başında oluyor tek tek herkesle ilgileniyoruz.Eğer o gün Poseidon biraz kızmış  ve ise zaten ne makinası!!! adrenalin tavana yurmuş her anın heyecanını yaşamaya veriyoruz kendimizi. Hep şikayetim keşke tüm yaşadıklarımızı resmedecek, aksiyonları kaçırmayacak bir fotografçı veya kameraman yanıbaşımızda olsa!

Neyse bu konuda biraz dertliyim anladığınız gibi. Ben de bu sıkıntıdan vazgeçmek için bu ay hep gülen ve mutlu yüzler, yeni kurulan hayatlarda unutulmaz anıların ve teknemizin olmazsa olmazı sofralarımızın resimlerini çekmeye çalıştım.resim1

Bayram tatilinde bizimle olan yeni yelkenci Durmaz ailesi ile çok keyifli zamanlar geçirdik.Meltem yelken hayatına pek güzel bir başlangıç yapmamıştı. Öncelikle onun kafasından bu olumsuz anıyı silip, üzerine unutamayacağı anılar yazdırmamız gerekliydi. Çocukları ve eşi bu işe ısınmış ve hedef tüm ailenin ortak bir hobisi, aileyi birbirine sımsıkı bağlayacak yeni bir hayatın kurgusunu birlikte yapabilmekti.

Hele de son gün Adriyatik Denizi nin Bora sı çıkıpta bizi 30-35 knot kafadan gelen rüzgarlar ve şimşeklerle vurup, dolular ile kafamıza indiği halde, herşey geçtiğinde elinde şarap gülüyorsa Meltem artık aşılandı demektir:)resim3

7 Seas Sailing School olarak denizlerde bu misyonu üstlenmek bizi mutlu ediyordu.

Yelken kullanmayı öğrenmek öyle yada böyle mümkün olabiliyor. Zamanla tecrübe kazanılıp, gerekli eğitimlerle bir seviyeye gelebiliyorsunuz. Ancak en önemlisi deniz hayatını, yelkenli bir teknede yaşama sanatını ve sizin stilinizi keşfetmeniz çok daha önem kazanıyor.Teknede mutlu yüzler, gülen gözler, birlikte anılar paylaşan aileler ve keyifle geçen zamanın yerini hiçbirşey alamıyor.IMG_2064

Bir söz vardır.”Happy wife, happy life” İşte teknede de mutlu bir eş, tekneyi ve yelkeni sevmiş  bir eş kadar güzel ne olabilir.

İşte bize gelen yeni yelkencilerin hemen hepsi yeni hayat kurmak, keyifli bir orta yaş ve sonrasını yaşama sansı elde etmek ve bu hayatın mimarlığını bizim ile birlikte yapabilmek için misafirimiz oluyorlar.Baslik 2

Keyif yapabilmek zor bir iştir.IMG_2384Herkes beceremez doğrusu! Biz sadece yelken yapmayı değil, yelkenli teknede keyif dolu bir deniz yaşamını öğretiyoruz.

Hırvatistan da gezdiğimiz cennet koyları nasıl anlatabilirim! Hani alaca karanlıkta harika bir yeni ay doğmuştur ve savkı deniz üzerine vurur. Hemen elinize makinanızı alıp, resmini çekmek istersiniz.Ancak çektiğiniz resim ne güzel çıkar ne de o anın muhteşemliğini yansıtır.Elinizdeki o son model profesyonel makinayı bırakır, kendi vücudunuza döner ve değerli gözlerinizle o anın fotografını çeker ve muhteşem beyninize yüklersiniz.IMG_2126

İşte aynı böyle durum!

Dubrovnik’ten Split’e kadar ada ada, koy koy dolaştık. Doğa harikası bölgeyi keşfettik. Bu güzellikler içinde yelken daha güzel, dostluklar daha sıcak, yaşamak doyumsuz IMG_2547oluveriyordu.IMG_0595

Yelken ve tekne hayatına ısınma turları yapan eşler ve aileler de bu işin zevkini damarlarında hissedip, vazgeçilmezler listelerine yazıveriliyordu.IMG_2348

Ben ve Ekber de tüm emek ve çalışmamızın karşılığını almanın hazzı ile yeni haftada yeni gelen dostlarımızı yorgun beden ancak zinde bir kafa ile karşılıyor, gözlerimizdeki mutluluk pırıltısını ilk anda onlara da geçiriveriyorduk.IMG_2411

Güzel günler çabuk geçermiş. Dalmaçya kıyılarındaki günlerimiz sona eripte İyon Denizindeki Yunan adalarına gitmek üzere yola çıktık.Yanımızda dünya tatlısı Tutkan çifti ve yine onlar gibi yeni bir hayat keyfi için gelmiş yeni denizcimiz İzi.

Harika bir ekip olarak 200 millik seyire başladık. Bizim uzun yol özlemimiz, onların heyecanları birleşince yine unutulmaz bir seyri hafızalarımıza yerleştirdik. Rüzgar, dalga herşey vardı .Mideler biraz bulandı, alışma evrelerı yaşandı. Ancak her zevk anı bu alışma sürecini azaltıverdi.baslik 3

Teknede bu kadar öğrenmeye hevesli kişiler olunca bizim için de öğretmesi  harika oluyor.IMG_2511

Bitmek bilmeyen Arnavutluk kıyıları sonrası Korfuya 34 saat sonra vardık.İlk gece vardiyası, ilk uzun seyir…Sabah tüm ekip parlayan gözlerle güne başladılar.

İyon Denizi nde  bulunan ve Yunan adalarından Paxos, Levkas ve Kefalonya rotamız üzerindeydi.

O hafta yelkenle tadımlık tanışan ve mutlaka devam edip, hayatının içine alacağına emin olduğumuz İzi ekipten ayrılıp,IMG_2558 Müge,İhsan ve yeni dostlar Betül ve Selda ile Kefalonya güzel koylarını İthaka , Zakintos adasını gezdik.Hergün yelken, herün güzel, hergün eğlenceli…resim2

Şimdi teknemiz Soulmate’i Patras Marina’da bırakıp İstanbul ‘a Pendik Boat Show’da yüz yüze görüşebilmek için geldik.Kış ve yaz turlarımız, Atlantik geçişlerimi, Karayipler….

7 Denizlerde görüşmek üzere,

 

 

Her yer birbirinden güzel…

Merhabalar,

Atlantik geçişinden sonra dinlenemeden yoğun yaz turlarımıza başladık.İlk bölgemiz geçen senelerden beri uzunca süreler kaldığımız Napoli-Sorrento-Kapri-Amalfi-Positano olduğu için her yer bildik, her koy tanıdık.IMG_1198Batı İtalya bölgesi artık her yeri ile bizden sorulur dersek pek abartmamış oluruz.Limanlar, marinalar, koylar, restorantlar, festivaller….

Bizim çok sevdiğimiz bu şirin limon kıyılarında bu sene 4 hafta kaldık.Keyifli misafirler gruplarımızla yelken, deniz ve gezmekle haftalar nasıl geçti neredeyse anlamadık.IMG_1267İlk transfer rotamız 550 denizmillik Napoli-Messina Boğazı-Rochella Ionica ve oradan Hırvatistan kıyıları oldu.rotaIMG_1410

Bize eski öğrencimiz Reşit ve Ekber’in oğlu sevgili Orsa katıldı.Keyifli gecen vardiyalar ve güzel seyirlerle ilk defa keşfedeceğimiz Hırvatistan kıyılarına Temmuz son hafta vardık.Uzun zamandır hiç bilmediğimiz denizlerde yelken yapmamıştık.Öncelikle Ekber ve bana güzel bir heyecan oldu. IMG_1458Dubrovnik kıyılarına yaklaştığımızda taptaze , üşütmeyen ancak serinlik veren bir hava solumaya başladık.Bu bile yepyeni ve harikaydı.Gözlerimiz hangi tarafa bakacagını neredeyse şaşırmış, yeni keşiflerin içinde olmanın tadını çıkarıyordu.Önce kendi gözlerimle doya doya bu yeni bölgeyi görmek daha sonra fotograf makinasının arkasında seyretmek istediğim için fazla fotograf çekmedim doğrusu.

IMG_14752 gün içinde hızlandırılmış bir keşif turu ve araştırmalarla yine Ekber’le sanki buralı gibi olduk.Şuan Dalmaçya kıyılarına geleli 3 haftadan az  oldu ancak yine Dubrovnik-Hvar arası expert olduk desek:))) IMG_1582Gelen misafirler ellerinde liste ” ya burada adı şey mmm marka mı ne bi restorant varmış” Bizden hemen cevap ” Salı akşamı oraya zaten rezervasyonumuz var”

”Bir de meşhur bir bira varmış neydi adı ..” Bizden cevap ” buzdolabında buz gibi var”

Adalar,koylar, yüzülecek yerler, bisiklet alanları, harika restorantlar…Bize katılan ailelerle buraların tadını çıkarıyoruz.Adriyatik Denizi’nin meşhur rüzgarı Bora ile de geçen hafta bizzat tanıştık!!

Sevgili kızım Beril’de evvelki hafta misafirimiz arasında oldu bizimle.Keyifli geçen günlerden sonra onu da yolculadık.IMG_1807

Gelen misafirlerimiz ile rotamızı yaparken bol seçeneklerin olması da güzel..seç seç al…Tabii Dubrovnik Old town gezisini de dahil ediyoruz.IMG_1619

Rüzgar kuzeyden eski, şu adaya… rüzgar batıdan eski bu koya…Henuz halen bakir olan bu güzel kıyılarda, iyot ve çam kokuları arasında yelken ve ısınan bedeninizi soğuk pırıl sularda serinletme, yüzme molaları.

Şimdi bayramı birlikte geçireceğimiz ailece gelen misafirlerimizle yelken eğitimi ve tatili bir arada program hazırladık.Bu arada

IMG_0230Dalmaçya mutfağı gerçekten çok güzel ancak teknemizde de hiç eksiğini hissetmeyecğimiz menülerimizle de kendi güzel sofralarımızı kurmadan gün geçirmiyor, hele öğün hiç atlatmıyoruz:))IMG_0272

Haftaya gelen yeni misafirlerimizle Split’e kadar çıkacağız. Keyifli yelken seyri ile huzurlu günler yine bizi bekliyor:)))

Sevgiler

Dünyayı Gezi’yoruz….

Artık günümüzün sosyal medya iletişim araçları facebook, twitterda her an her yerde yaşadıklarımızı, düşüncelerimizi paylaşıyoruz ve izleyenler anında herşeyden haberdar oluyor.Paylaşılan beğenilerde geniş kitlelere ulaşabiliyor.

Son günlerde ülkemizde yaşanan olaylar sırasında da bu mecranın ne kadar etkili  ve güçlü olduğu bir kere daha  ispatlanmış oldu.

Sürekli uzun seyirler yaparak internetten yoksun kaldığımız için çok aktif kullanmayı alışkanlık edinemediğimiz bu mecrada daha enerjik olmaya gayret edeceğiz. Uzak denizlerden direnişe desteğimizi yelkenlerimizi rüzgarlarla doldurarak, dalgaları aşarak, yeni yelkenciler yetiştirerek veriyoruz.forumdasnetturkbayragiw

Büyük önderimiz Atatürk’ün söylediği gibi;

‘’Denizciliği Türk’ün büyük milli ülküsü olarak düşünmeli ve onu en kısa zamanda başarmalıyız.’’

‘’En güzel coğrafi vaziyette ve üç tarafı denizlerle çevrili olan Türkiye endüstrisi, ticareti ve sporu ile en ileri denizci millet yetiştirme kabiliyetindedir. Bu kabiliyetten istifade etmeyi bilmeliyiz.’’

Biz de 7 Seas Sailing School olarak yelken sporuna gönül vermiş ben ve Ekber; yedi denizlerde Türk bayraklı teknemizle seyirlerimizi yapıp,

yeni yelkenciler,yeni deniz sevdalıları yetiştirmeye , uzak gözüken dünya denizlerini , okyanusları yakınlaştırmaya var gücümüzle devam edeceğiz.

ATLANTİK OKYANUSU BASAMAKLARI….

Notlarım…

Zaman zaman kişisel veya okulumuzun facebook sayfasını kış mevsiminde Karayipler’in muhteşem doğasında çektiğimiz manzara ve seyir fotografları ile  güncellemeye çalışıyorduk.Karayip Adaları’nda son durağımız  British Virgin Island’da son eğitim turumuz sırasında oralarda coşku ile karşılanan dolunay partilerinin en görkemlisi olan Trellis Bay’de teknemizi demirlemiş ve akşam parti için sahile çıkmıştık.IMG_0147

Kalabalık insanlar, canlı müzik, dans, yemek, harika gösteriler, ateş showları derken gecenin sonunda çocukluk anılarımı o geceye taşıyan  2013 model ışıklı hulahop  karşıma çıktı! Herkes sıraya geçmiş çevirmeye çalışıyordu.Hemen sıraya girdim ve yalınayak kumların üstünde belime taktığım hulahopumu şöyle bir belimin etrafında döndürüp; başladım çalkalamaya…IMG_0197

Karanlıkta dönen ışıklı hulahopum döndükçe ben de kendimden geçiyor ve çocukluktan kalan ustalığımın tadını çıkartıyordum. Bizim ekipte etrafımda alkışlar,tezahüratlar….

Ertesi sabah çekilen fotograflara bakarken benim hulahoplu bir resmimimi face te’’ işimi seviyorum’’ diye paylaştım.

Evet yazın Akdeniz’in harika limanlarında, kışın muhteşem Karayipler’in koyları arasında yelken eğitimi verebilmek, güzel insanlarla güzel vakitler geçirerek çalışıyor olmak büyük şanstı.

Facebook’tan yorumlar gelmeye başladı; ‘’Bu kadar çalışıp yorulma!’’,’’Bu işi kim sevmez’’…..

Yorumlara hak vermemek elde değil!!!

Peki ya buralara varabilmek için aştığımız okyanuslar, kara görmeden haftalarca yaptığımız  uzun seyirler,uykusuz geceler, yağmur altında tuttuğumuz dümenler, dalgalar ve rüzgarla uğraştığımız saatler….

Herşeyin bir bedeli var.Bu güzelliklere ulaşabilmek için sabırla ve  çok çalışma ile aldığımız yolvardı ki değil facebookta kendi fotograf makinalarımızda bile fazla yerini almamıştı!.

Aksiyon anları hep hafızalarımızda, keyif anları kameralarımızda….

Şuan 11 Mayıs 2013 saat 09.23 UTC

27°  15’ N 044° 54 W pozisyonunda  092°T rotasına 4,5 knot hızla orsa seyri yaparak sabah vardiyama devam ediyorum.

1 Mayıs Pazartesi günü St.Marten adasından ben , Ekber ve hayalini gerçekleştirmek üzere bize katılan Emre, Atlantik dönüş seyrine başlamıştık.Aldığımız hava tahmin raporunda çok memnunduk.Alçakların eteklerınden NNW rüzgarlarla Azor Adaları’na varabilmeyi planlıyorduk.İlk gün herkes varies tahminlerinde bulundu.Ben tekne hızı, rota ve hava raporlarına gore ETA 14 Mayıs dedim.Ekber 16 Mayıs,Emre 15 Mayıs olarak söyledi.

GOPR0357

Toplam 2.230 denizmili yolu ortalama 150 mil ile yapmayı planlıyorduk.Ancak  ısınamayan Kanada,soğuk  kara Bermuda üzerinde bir yüksek basınç oluşturmuştu.Bu değişiklik bizim tüm tahminlerimizi altüst etti.Bermuda merkezli yüksek Azorlar’ın zaten üzerinde olan  herzaman ki yüksek basınca doğru ilerlerken bizim tüm alçakları yok etmekle kalmayıp, rüzgarı tam gideceğimiz yön olan Azorlar istikametinden kafadan kafadan gelerek yola çıkışımızın 3.gününden beri 10 günde ancak yarılayabildiğimiz okyanusu orsa seyirle ve kafadan gelen 2-3 met dalgalarla geçmeye çalışıyoruz.IMG_1073Chartplotter da izimize bakıyorum bir 090° T , bir 000°T rotası ile bir doğu bir kuzey  yaparak Atlantik  te merdiven şeklinde iz bıraktık. VMG miz o kadar düşük ki Azor’lara varmak için daha 327saat yani 14 gün günümüz olduğunu söylüyor.

Havaların genelde güneşli geçmesi ve çok güzel yemekler yiyerek moralimizi yerinde tutmaya  çalışıyoruz.Şu an Azorlara mı, Maderia adasına mı yoksa Kanarya Adalarına mı gideceğiz kestirmek çok mümkün değil!

Merkezi 1038mbar olan ve tüm kuzey Atlantik okyanusunu kaplayan bu yüksek basıncın biz 1020 mbar değerindeki izobarı üzerindeyiz.Bu koca yüksek basıncın eteklerinde onun zayıflamasını bekleyen alçaklar bizim tüm ümidimiz oldu. Ne garip ki seyirlerde Alçak basınç ve cephe sistemleri ile karşılaşmak hiç te tercih edilmeyiz ancak şu an bizim koca Atlantik teki  arayışımız  haline geldi.

Yavaş yavaş çıktığımız bu Atlantik merdivenlerinde teknede yaşantımızdan hiç şikayetçi değiliz.Yeni yelkenci dostumuz Emre ile uyumlu bir ekip olduk.IMG_1089

Ailesinden çok uzun zamandır ilk defa bu kadar ayrı kalacak olan dostumuzun ; her gün uydu telefonundan gelen  telefonlar neşesini yerine getiriyordu.

Okyanusun ortasında iletişim kurabilmek, maillere bakabilmek, zipli hava raporları alabilmek büyük konfor oluyor.

Koca okyanusu orsa çekerek geçen ender ekiplerden biri olarak; moralimizi en üst seviyede tutmaya ve ağır ağır Atlantik merdivenlerini çıkmaya devam ediyoruz.

ATLANTİK METEOROLOJİ LABORATUARI…

Emre ile Yachtmaster derslerinden ileri meteorolojiyi yola  çıkmadan yapmıştık.

Seyir boyunca karşılaştığımız alçak basınç içindeki soğuk cephe,sıcak cephe belirtileri,bulutları …. Hepsini tek tek yaşama ve gözlerimizle görme şansımız olmuştu.Cirrus bulutları soldan geliyor..Aman dikkat! Derken, şimdi koca yüksek basınç içinde oluşmaya çalışan alçak basıncın ve cirrus bulutlarına sevinir olmuştuk.Ancak bu yüksek onları gözümüzün önünde geldikleri gibi geri püskürtüyor  veya boğuveriyordu.

GOPR0424

DOĞA SABRETMEYİ ÖĞRETİYOR…

Günler geçiyordu ancak biz rotamıza gidemememiz sebebiyle istediğimiz kadar yol yapamıyorduk.Böyle durumda moralleri sağlam tutmak çok önemli.Aralarda yakaladığımız balıklarda buna destek oluyor,güne heyecan ve enerji katıyordu.GOPR0394

14 -15 gün diye başladığımız geçişimiz 20.gününe gelmiştik. Sabrımızın sonunda artık rüzgar  biraz daha kuzeylemiş en azından halen orsa çekerek dalgalara karşı gitsek de rotamıza yakın gidebilmenin keyfi vardı üzerimizde.

Azor adalarına  varacağımız son gecemiz tüm yorgunluğumuza değen bir güzellikteydi.IMG_1121

Hava artık sanki tamam sınavı geçtiniz der gibiydi.Bu seyirin şarkısı Sevgili Hüsnü Arkan’ın Solo albümündeki ‘’Hoşgeldiniz’’ olmuştu. Emre’nin vardiyasında ona eşlik ederken ayın şavkı, şarsının güzel sözleri ve melodisi bizi kendimizden geçirmişti.3 kişilik kocaman ekibimiz erkesi gün Azorlar Faial adası’nın Horta limanına varmanın büyük gurur ve mutluluğunu yorgun bedenlerimizde hissetmenin hazzını yaşıyorduk. Marinaya girerken bu keyfi  mis gibi sarımsak kokan tereyağlı  karides  yiyerek kutladık. Herzamankinden daha lezzetli geldi doğrusuJ

HORTA’YA VARMAK DEMEK….ÇOK ŞEY DEMEK….

2011 yılında Tzigane teknemizle gelmiş olduğumuz Horta limanına yine gelmiştik. Bu limanda geleneksel bir hal almış olan duvarlara tekne ve ekip resimleri yapma aktivitesine bizde katılmıştık.IMG_1148

İlk işimiz 2 yıl önce yapmış olduğumuz resimimize bakmak oldu.

Orada ilk gece ritüeli olan taş üzerinde pişirerek yediğimiz yemeğimiz yorgunluğumuzu biraz atmamıza vesile oldu.IMG_0486IMG_0482

Kaldığımız üç gün boyunca teknede yapacağımız ufak tefek tamir işlerini, yeni duvar resmimizi yaparak ve Peter’s Sport Cafe’de keyifli saatler geçirip, yeni ekiplerle tanışarak geçirdik.

IMG_0487

fotograf-20

fotograf-21

IMG_0496

VARDİYADAYIZ….PORTEKİZ YOLU…

Herşey tamam ve  bu uzun geçişin son bacağı olan 950 denizmilik Azorlar Portekiz bacağına başladık.llk iki gün konforlu ve hızlı  diyebileceğimiz seyirden sonra hava şartları yine değişti. Dalgaların büyüyüp,rüzgarın artması ile  yine normalin dışında kafadan gelen rüzgarla karşılaştık. Gelen yeni sistemi teğet geçerek ortalama günde 170 mil yaparak 5,5 günde Portekiz kıyılarına ulaştık.

Hava kararmıştı. Karşımızda Cabo De Sao Vicente feneri…Artık iyice yaklaşmıştık.

Ponta De Sagres fenerini bordaladıktan sonra  daldasız dümdüz bir denizde yelken yapmanın keyfine doya doya vardığımız birkaç saat geçirerek ve yine varış yemeğimiz olan tereyağlı karides ve Hüsnü Arkan’ ın Hoşgeldin şarkısı eşliğinde Lagos limanına varıp, marina ofisi önüne en az bizim kadar yorgun teknemiz Soulmate’i aborda  ettik. Saat sabaha karşı 03.00….

Etrafıma baktım…Tanıdık sokaklar, tanıdık  binalar..Yine sağlık ve mutluluk içinde  tamamlamıştık bu uzun yolu. Tam 616 saat…..

Sevgiler

7 Seas Sailing School her kış Karayiplerde…

Aralık 14, 2012 tarihinde vardığımız Karayip Denizinde adım adım tüm adaları gezerek ve hiç eksik olmayan 15-18 knot rüzgarıyla hem yelken keyfini tattıran hem de doğasıyla IMG_0368gözlerimize ve ruhumuza coşku veren bu büyülü sularda kış ayılarımızı geçirmek büyük bir şans doğrusu.IMG_0182

Türkiye’den 5.500 deniz mili uzaklıkta, okyanusun diğer ucunda; kışın soğundan kaçıp, yelken eğitimi alırken unutulmaz bir tatil fırsatı da yakalamayı becerebilen yelkenci konuklarımızla geçiriyoruz günlerimizi.

Aslında düşününce ne kadar büyük bir şans olduğunu konuşuyoruz gelenlerle.

Kendi dilinde konuşan, kendi yemeklerini  yiyebildiğin, IMG_0283Karayiplerde  sanki aylardır memleketinden uzak kalmışın gibi teknede Türk gecesi bile yapabildiğin, sabah kahvaltında demlenmiş çay içebildiğin tanıdık bir ortam bu.Kışın Karayiplerde iki Türk eğitmenle yelken eğitimi alabilme imkanı bu.

IMG_0227Tekneden göz ucuyla bile baksanız hemen anlarsınız başka kıyılarda olduğunuzu.Denizin rengi, palmiyeler, kumun beyazlığı,içinizi kaynatan müzik sesleri, ne terleten ne de üşüten şeker gibi havası ve yelkene hep musait  esintisi…

7 Seas Sailing School olarak yazlarımızı geçirdiğimiz Akdeniz’e dönmemize 1 ay kaldı.Nisan’ın 3 haftası Atlantik Okyanusunu tekrar geri dönüp, kışımızı geçirdiğimiz bu muhteşem doğaya seneye tekrar gelmek üzere veda edeceğiz.

Şimdilik kalan son ayımızı teknemize gelen yeni yelkenci dostlarımızla doya doya yelken yapıp, eğitimlerimizi verip, denize girip, keyif ve huzurun zirvesinde günler geçireceğiz.

7 Denizlerde görüşmek dileğimizle,

7 Seas Sailing School Takımı ile Atlantik Geçişimiz

ARC(Atlantic Rally for Cruisers) 2012 ‘de yaşadıklarımız

Atlantik Yarış StartıIMG_5623

25 Kasım tarihinde başlaması gereken yarış,  tarihinde ikinci defa kuvvetli rüzgar sebebiyle katılımcıların güvenliği dolayısıyla  27 Kasım 2012 tarihine alındı.

Salı günü yarış yine 22 knot kuvvetinde esen,hamlesi 27 knotı bulan  kuzey-kuzey doğulu rüzgarla start aldık.

Teknemiz 10 knot hızla uzun soluklu bu yarışa hızlı başladı.

Akşam üstü artık yaklaşık 18 gün geçmesini öngörduğumuz Atlantik geçişinde teknedeki normal hayata döndük.

Role cetveli,Vardiya tablosu ,bulaşık sırası ….bundan sonra hayat bunlar üzerine kurulacaktı.

Rüzgarların kuvvetli olması sebebiyle önce kuzey rotasını takip ettik ve yavaş yavaş güneye doğru inmeye çalıştık.Genelde 240-260 derece arası Güneybatı rotasını takip ederek Orta Geçiş Rotasına ulaştık.Rüzgar  ilk hafta Kuzey doğu yönünde  ortalama 25 knot kuvvetinde esti.Barometremiz 1017-1019 mbar,deniz suyu 25 derece civarında ve dalga yüksekliği 5-6 metre gösteriyordu.

Logbookumuzu her gün belli saatlerde mevkimizi,rotamizi,deniz ve hava durumunu not ediyor ve atmosterdeki değişimi yakından takip ediyorduk.Ekibimiz artık vardiyalarına alışmış ve birbirlerine kaynaşmış görünüyordu.

İlk birkaç gün vücutların teknenin içindeki salınıma alışması,midelerin de rahatlamasıyla daha keyifli yemekler yenerek, daha rahat yaşamaya başlanmıştı.

Hergün atılan otlamıza balıklar geliyor,bazen alıp yiyiyor,bazen kaçırıyor bazen de yakalayıp,denize tekrar salıveriyorduk.IMG_5727

Denizde yaşayan tüm canlılar bizim günümüzü eğlenceli yapıyordu.

Yunusların etrafımızı sarmasıyla herkes tekne içinde koşuşturma içinde kameralar,fotograf makinaları…Onlarca yunus etrafımızda biri  atlıyor,diğeri teknenin altında geçiyor,bir diğeri suya dalarken yandan bize bakarmış gibi yan yan yüzüyor.Atlantikte ki harika anlar….

Cephenin etkisine giriyoruz

Güneye indikçe deniz suyu sıcaklığı 28 derecelere yaklaşmaya başlıyordu.Denizin henüz soğumaması pekte iyi değildi.Biliyorsunuz Atlantik’te kasırga sezonu 1Haziran-30 Kasım arasıdır.Ancak bu diğer zamanlarda olmayacak demek değildi.

Deniz suyu sıcaklığı buharlaşmanın yoğun olmasına sebep olacağı için takıp edilmesi gereken önemli bir elemandır.Zira kasırgaların oluşması için gereken faktörlerden biri de deniz suyu sıcaklığının yüksek olmasıdır.

Hergün düzenli olarak uydudan aldığımız hava raporlarını takip ediyor,ARC organizasyonundan gelen haberleri okuyorduk.Bumbasını kıranlar,Cape Verde adasının açıklarında  dümen palası kırıldığı için yola devam edemeyip,rüzgar ve dalgaya karşı çekilerek geri götürülenler….Havanın kuvvetli esmesi kimi tekneler için sorun oluşturmuştu.

Aralık 5 tarihinde hava raporlarına baktığımızda biraz kuzeyimizde bulunan Alçak Basınç içindeki cephe sistemlerine gireceğimizi anlamıştık.Teknede meteoroloji derslerinde anlattığımız soğuk ve sıcak cephenin bir Alçak Basınç içinde nasıl karşılaşarak hava olayları meydana getirdiğini,barometre,sıcaklık değerlerinin etkilenmesini anlatmıştık.Bu sanki bir similasyon gibi okuduklarımızın tek tek aynısını yaşamaya başladık.Bulunduğumuz yerdeki  bulutlanma,sıcaklığın artışı,barometrenin düşüşü,rüzgarın kuzeybatıya drift etmesi ,bütün  veriler teknemizin sıcak cephe önünde olduğunu gösteriyordu.IMG_5915

Rotasının Kuzeydoğu olduğunu öngördüğümüz bu sistemin içinden çıkabilmek için rotamızı biraz daha güneye doğru çevirip,güneybatılı istikamette ilerledik.Stratus bulutları,başlayan yağmur darken sıcak cephenin arkasındaydık.Önemli olan Soğuk cepheden kaçabilmekti.Tüm gece bulutları izleyip,barometre,sıcaklık ölçümleri yaparak geçiriyorduk.Sonunda Sevgili Meteroloji Hocam Gökhan Abur’un deyişiyle başbelası Cb bulutları ile kaplı,şimşekler çaka çaka yavaş yavaş ilerleyen sağnak hattının eteğinden geçerek, gerimize bırakarak atlatmış olduk.Film sahnesi gibi bu hava olayının her detayının ekibimizde yaşayarak görmüş oldu.

Aman öğün atlamayalım

Artık yine kuvvetli kuzeyli rüzgarlarla yolumuza devam ediyorduk.Dalga zaman zaman 2 metre civarına düşünce teknedeki konforumuz biraz daha artıyordu.

Teknemizde olmazsa olmaz en önemli aktivitemiz yemek yemek olmuştu.

Ben teknedeki tek kadın olarak,mutfak işlerini üzerime aldım.Yemek yemek benim için çok önemli olduğundan ve sadece karın doyurmak için olmadığından dolayı,öğünlerimiz keyif sofralarına dönüşüyordu.Hergün taze yaptığım yogurt,pişen sıcacık ekmeklerle geçiş çok daha keyifli hal alıyordu.

Balinalar etrafımızı sarıyor

 

Etrafımızda yunuslara alışmıştık ancak orkalara değil!!

Birgün arkadaşarımızın ‘’orka,orka ‘’ demesiyle hepimiz yine heyecanlanmıştık.Etrafımızda balina grubu dolaşıyordu.Dolaşıyordu derken sanki yunuslar gibi bizimle yarış yapıp,eğleniyorlardı.Bunlarda yan yan karınlarındaki koca beyaz bölümü bize göstere göstere teknenin kıçından hemen altımıza giriyor,kaybolup tekrar geliyorlardı.Balina olduklarını bilmesek çok eğlenceli ancak şakası yok bunların hepsi balina idi.

Herkes yine tam teşekküllü makina donanımı ile bu anları ölümsüzleştirmeye çalışırken ben herkesi sağından solundan tutup,içeri çekmeye çalışıyordum.

Balinaların gözden kaybolması ile derin bir rahatlama duyduktan sonra eğlencesine ancak varabildim.

Dediğim gibi okyanusun gündüzünde genelde herkes uyanık oluyor ve hergün  balıklar,yunuslar,balinalar,uçan balıklar,kuşlar derken vakit çabuk geçiyor.

Gece ise; arkadan gelen bulutların takibi,bulut geçişlerinde rüzgar artmadan yelkenlerin küçültülmesi,ara ara yağan yağmur, insanın gözlerini meşgul eden gökyüzünü kaplayan binlerce yıldız,kayan yıldızların takibini yaparak sonsuz karanlıkta başka bir teknenin ışığını görme heyecanıyla geçiyor.

Geçen alçak basıncın ardından oluşan yanık bölgeyi bir günde ara ara motor yaparak geçtikten sonra bizi Karayip Denizi’ne götürecek Ticaret rüzgarlarımıza yine kavuştuk.

Cenovamızın güngörmez yakasında oluşan söküğü de rüzgarların hafiflediği arada tamir etme imkanını bulmuştuk.

Kutlama zamanı:Son 1000 milIMG_5940

Yola çıktığımızdan beri kutlama yapmak için sebep arıyorduk.Artık gerçek kutlamadan bir önce  son 1000 mil kutlaması için şampanyamızı yoğutmaya başladık.Chartplotter ekranında 1000 mil okuduğumuzda kutlamalarımız başladı,artık herşey daha hızlı ilerliyordu sanki.

Artık ara ara teknelerle karşılaşıyor,telsizle konuşuyor ve yanyana gelip,karşılıklı fotograflarımızı çekiyor ve karada foto alışverişi için sözleşiyorduk.

Artık sona yaklaşmanın heyecanı içindeydik.Rüzgar aralıksız esmeye,dalgalar büyük büyük arkamızda yükselmeye devam ediyordu.Varmamıza bir gece kala gece vardiyesinde gelen kuvvetli sağnakta devrede olan otopilotumuzun zorlanmasıyla,otopilotumuz artık çalışmaz oldu.Son gün sürekli dümen tutarak St.Lucia adasına doğru iyice yaklaştık.

Yola çıktığımız ilk gün herkesin ‘’Varış Günü Tahmini Yarışını ‘’arkadaşımız Can kazanmıştı.Ödül olarak ona ilk gece yemeğini ısmarlayacaktık.

Atlantik’te gerçekleşen hayaller

Ekber’de karayı ilk gören oldu.O ise ödülü olan rotamızı pilotladığımız Atlantık geçiş haritamızı ,hiç yelken tecrübesi olmadan sadece 8 yıl evvel dünyaya gelen sevgili kızının sakladığı göbek bağını Atlanik’in tam ortasında atma hayalini gerçekleştirmek üzere gelen Murat’a hediye etti.

Artık son güne gelmiştik.Karşımızda Piton dağları ,sancağımızda Martinique adası…

Telsizle ARC hakem teknesiyle konuşmaya başlamıştık.Yarım saat sonra finish hattına geliyoruz diye haber verdik.

Tüm yol boyunca neredeyse hiç bize balon açmamıza izin vermeyen rüzgar sanki son gününüzün tadını çıkarın der gibi kolayımıza esiyor ve tam asimetrik zamanı dedirtiyordu.arc12-3719Bizde son gün enerjimizle balon hazırlılarını acilen yapıp, siklemen pembeli asimetrik balonumuzu açtık.Daha önceden biliyorduk ki bizi finish hattının yakınlarında profesyonel fotografçı da bekliyordu.arc12-3686 2

Artık show zamanıydı.

Varış heyecanımız

Pigent Island’ı bordalayınca bize hızla yaklaşan şişme botun içinde fotografıyı gördük.Ekber yarış günlerine geri dönmüştü.Ana yelken,balon trim ve dümen …

Öyle çalışıyorduk ki sanki saniyelerin önemi vardı!!arc12-3733

Fotografçı da zevkten basıyordu deklanşöre.Bizim ekip bir başta,bir kıçta pozlar veriyor,varışın ilk anlarının tadını doyasıya çıkarıyorlardı.

Bu heyecan içinde balonu indirelim,cenovayı açalım,finish hattına geldikkk ve hakem düdüğüyle 17 gün süren Atlantik serüvenimizin sonuna gelmiş olduk.Kendi grubumuzda olan 18 tekne arasından 8.sırada giriş yapmıştık.

Telsizde ARC organizasyonu bize marinadaki yerimizi bildiriyor.

arc12-3750Ben de heyecanla ‘’ ARC Berthing,ARC Berthing,ARC Berthing…This is Soulmate.We are coming in 2 minutes’’ diyorum.

Onlarda ‘’Soulmate ,we are waiting for you ’’ dediler.

Evet işte günlerce süren yorucu,bazen monoton,bazen heyecan dolu ,uykusuz,uzun soluklu bu mücadele  tam da bu an için defalarca yapılırdı.arc12-3752

Teknemiz pantone yanaşıyor,daha önce gelen tekneler ellerinde düdükleri çalarak bizim gelişimizi kutluyor.ARC ekibi pantonda palamar halatlarımızı almak için bekliyor.Güneş pırıl pırıl,bize ikram için hazırlanmış buz gibi rumpunch kokteyler bizi bekliyor.Karşılama ekibinin vazgeçilmezi ‘’SteelBand Man’’ Karayip kıvrak müzikleri ile bize müzik yapıyor.

Karaya ilk atılan adım.Sanki zor yürüyecekmiş gibi gelirken birde bakıyoruz ki hepimiz müziğin eşliğinde dansa bile başlamışız.IMG_5969

Her anı ile yine unutulmaz olan Atlantik geçişimiz  bizim için sona ermişti ancak St.Lucia Adasında eğlence ve davetler ARC katılanları için hala devam ediyordu.

7 Denizler’de görüşmek dileğiyle,